a device that delivers an electric current as the result of a chemical reaction

listen to the pronunciation of a device that delivers an electric current as the result of a chemical reaction
İngilizce - Türkçe

a device that delivers an electric current as the result of a chemical reaction teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

cell
{i} hücre

Tom John'un hücre arkadaşı idi. - Tom was John's cellmate.

O bir hücreye konuldu. - He was put in a cell.

cell
{i} küçük oda
cell
oda
cell
(Tıp) küvet
cell
{i} oda (manastır vb)
cell
pil

Senin cep telefonunu ödünç alabilir miyim? Benimkinin pili bitmiş. - Could I borrow your cell? Mine ran out of energy.

Pil düşük olduğunda benim cep telefonu bip sesi verir. - My cellphone beeps if the battery is running low.

cell
göze
cell
{i} toplumdan kaçan kimsenin kapandığı evi
cell
pil/gizli
cell
göze, hücre hücre
cell
{i} petek gözü
cell
(Askeri) HÜCRE: Gizli veya yıkıcı amaçlarla birlikte çalışan küçük bir bireyler grubu
cell
(spreadsheet) göz
cell
{i} göz
cell
cell wall hücre çeperi
cell
dry cell kurupadded cell çok azgın deliler için duvarları pamukla kaplanmış hücre
İngilizce - İngilizce
cell
a device that delivers an electric current as the result of a chemical reaction

    Heceleme

    a de·vice that delivers an e·lec·tric cur·rent as the re·sult of a che·mi·cal re·ac·tion

    Türkçe nasıl söylenir

    ı dîvays dhıt dîlîvırz ın îlektrîk kärınt äz dhi rizʌlt ıv ı kemıkıl riäkşın

    Telaffuz

    /ə dəˈvīs ᴛʜət dəˈləvərz ən əˈlektrək ˈkärənt ˈaz ᴛʜē rēˈzəlt əv ə ˈkeməkəl rēˈaksʜən/ /ə dɪˈvaɪs ðət dɪˈlɪvɜrz ən ɪˈlɛktrɪk ˈkɑːrənt ˈæz ðiː riːˈzʌlt əv ə ˈkɛməkəl riːˈækʃən/