Şirketimiz internetten faydalanmaktadır.
- Our company makes use of the Internet.
Atom enerjisinden faydalanmalıyız.
- We should make use of atomic energy.
Onun yardımını istemenin faydası yok.
- It is no use asking for her help.
Kişisel bilgisayarlar çok faydalıdırlar.
- Personal computers are of great use.
Bu kelime şu an kullanımda değil.
- This word is not in current use.
Eğlence uyuşturucu kullanımı birçok şehir efsanelerine ilham veriyor.
- Recreational drug use inspires many urban legends.
Altı yaşında o, daktiloyu kullanmayı öğrendi ve öğretmenine el ile yazmayı öğrenmesine gerek kalmadığını söyledi.
- At the age of six he had learned to use the typewriter and told the teacher that he did not need to learn to write by hand.
Bayanlar ve baylar, lütfen insanları küresel ısınmaya katkıda bulunmayı bırakmaları ve doğa dostu ekipmanlar kullanmaları için uyarın.
- Ladies and gentlemen, please notify the people to stop contributing to global warming and use nature-friendly equipment.
Bıçak o kadar kördü ki onunla eti kesemedim ve benim çakımı kullanmak zorunda kaldım.
- The knife was so dull that I couldn't cut the meat with it and I had to use my pocketknife.
Sadece en iyi malzemeleri kullanmak için büyük özen gösterilmiştir.
- Great care has been taken to use only the finest ingredients.
Şirketimiz internetten faydalanmaktadır.
- Our company makes use of the Internet.