kasırga

listen to the pronunciation of kasırga
التركية - الإنجليزية
whirlwind
hurricane

The eye of a hurricane is its center. - Bir kasırganın gözü onun merkezidir.

Hurricanes are violent storms. - Kasırgalar şiddetli fırtınalardır.

tornado

The tornado killed more than twenty people. - Kasırga yirmiden fazla kişiyi öldürdü.

Tom's cat was carried away by a tornado. - Tom'un kedisi bir kasırga tarafından sürüklendi.

twister
whirlwind; tornado; cyclone
squall
typhoon

Because of the typhoon, the school was closed. - Kasırgadan dolayı okul kapalıydı.

We had no school on account of the typhoon. - Kasırgadan dolayı okulumuz yoktu.

storm

Hurricanes are violent storms. - Kasırgalar şiddetli fırtınalardır.

A storm turns into a hurricane when the wind speed goes over a hundred nineteen kilometers an hour. - Bir fırtına rüzgarın hızı saatte yüz on dokuz kilometreyi aştığında kasırgaya dönüşür.

cyclone
hurricane, cyclone
twist
vortices
windstorm

The windstorm blew away roofs and uprooted many trees. - Kasırga çatıları uçurdu ve birçok ağacı kökünden söktü.

tourbillion
ripsnorter
whirlwjnd
kasırga merkezi
storm center
ulusal kasırga merkezi
(Meteoroloji) national hurricane center
[der] kasırga, siklon
[Der] hurricanes, cyclones
kasırgalar
tornadoes
التركية - التركية
Duyguların patlak verişi, büyük heyecan, coşku: "Bu, içimdeki şiiri, kasırgayı, hemen dindirdi."- H. E. Adıvar
çok şiddetli ve çevrintili bir yel
Hızı saatte 120 km'yi aşan çok güçlü fırtına: "Bu ağaç yalnız büyük bir kasırga ile silkeleniyor."- P. Safa
Duyguların patlak verişi, büyük heyecan, coşku
Hızı saatte 120 km yi aşan çok güçlü fırtına
(Osmanlı Dönemi) İ'SAR
KASIRGA
(Osmanlı Dönemi) Çevrintili rüzgâr. Tozu ve toprağı birbirine katarak, ağaçları sökerek bir an esip kesilen rüzgâr
kasırga
المفضلات