Don't give up too soon.
- Çok yakında vazgeçme.
The vacation came to an end all too soon.
- Tatil çok yakında sona erdi.
Don't sit too close to the TV.
- TV'ye çok yakın oturma.
Tom doesn't like it when people invade his personal space by standing too close to him.
- İnsanlar ona çok yakın durarak onun kişisel alanını istila ettiğinde Tom bunu sevmez.