Türkisch - Englisch
Definition von olduğu gibi im Türkisch Englisch wörterbuch
- neck and crop
- As it is, as is
- as
- as well
I wish I could still swim as well as I used to.
-Keşke hala eskiden olduğu gibi yüzebilsem.
- (Bilgisayar,Teknik) plain vanilla
- as so
- as are
- (Bilgisayar,Teknik) plain head
- much the same
- in its true colours
- as is
He came late, as is often the case with him.
-Her zaman olduğu gibi, geç geldi.
He is a foreigner, as is evident from his accent.
-Aksanından belli olduğu gibi, o bir yabancı.
- at that
- as well as
I wish I could still swim as well as I used to.
-Keşke hala eskiden olduğu gibi yüzebilsem.
- when as
- like for
- hook
- olduğu gibi kalan
- stationary
- her zaman olduğu gibi
- as usual
They're late, as usual.
-Her zaman olduğu gibi geç kaldılar.
Needless to say, Judy came late as usual.
-Hiç söylemeye gerek yok, her zaman olduğu gibi Judy geç geldi.
- her yıl olduğu gibi
- like every year
- eskiden olduğu gibi, eski tarzda
- as before, the old style
Relevante Übersetzungen
olduğu gibi
Silbentrennung
ol·du·ğu gi·biAussprache
Resimler
Historie
Favoriten