haftada

listen to the pronunciation of haftada
Türkçe - İngilizce
per week

This happens more than two times per week. - Bu, haftada iki defadan fazla olur.

Students are required to perform one hour of community service per week. - Öğrencilerin haftada bir saat toplum hizmeti yapmaları gereklidir.

hafta
week

He stayed in New York for three weeks. - O, üç hafta New York'ta kaldı.

He never fails to write to his mother every week. - O her hafta annesine yazmaktan geri kalmaz.

haftada bir
once a week

She went to the market once a week. - O haftada bir kez pazara gitti.

She takes piano lessons once a week. - Haftada bir kez piyano dersleri alır.

haftada bir
weekly
haftada bir olan
weekly
haftada bir olan
hebdomadal
haftada bir once
a week, weekly
haftada iki kez
biweekly
haftada iki kez
semiweekly
haftada iki kez olan
biweekly
haftada iki kez olan
semiweekly
haftada iki kez çıkan yayın
semiweekly
iki haftada bir olan
biweekly
haftada bir
weeks

We meet every three weeks. - Her üç haftada bir toplanırız.

We go to the theater once every two weeks. - Biz her iki haftada bir kez tiyatroya gideriz.

hafta
in week
hafta
the week
hafta
hebdomad
iki haftada bir
fortnightly
iki haftada bir yayımlanan dergi
biweekly
iki haftada bir çıkan dergi
fortnightly
üç haftada bir
triweekly
üç haftada bir olan
triweekly
İngilizce - İngilizce

haftada teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı

hafta
Eye dialect spelling of have to. Be required to; must

I hafta fill in my tax return.

hafta
To have to; be required to; must
Türkçe - Türkçe

haftada teriminin Türkçe Türkçe sözlükte anlamı

HAFTA
(Osmanlı Dönemi) f. Yedi günden ibaret müddet. Yedi günlük müddet
hafta
Birbiri ardınca gelen yedi günlük dönem