raha

listen to the pronunciation of raha
Türkçe - İngilizce
upset

I woke up with an upset stomach. - Bir mide rahatsızlığı ile uyandım.

Tom had an upset stomach. - Tom'un bir mide rahatsızlığı vardı.

{i} disturbing

The noise is disturbing me. - Gürültü beni rahatsız ediyor.

I'm not disturbing you, am I? - Sizi rahatsız etmiyorum, değil mi?

Türkçe - Türkçe
(Osmanlı Dönemi) Değirmen