the act of assigning, or an assigned task

listen to the pronunciation of the act of assigning, or an assigned task
İngilizce - Türkçe

the act of assigning, or an assigned task teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

assignment
{i} atama

Tom atamayı kabul etti. - Tom accepted the assignment.

Onlar onun atama için doğru olmadığını düşünüyor. - They think he's not right for the assignment.

assignment
görev

Görev benim için çok fazlaydı. - The assignment was too much for me.

Ben bir görev için yurt dışındaydım. - I was abroad on an assignment.

assignment
{i} ödev

Mary, her zaman erkek arkadaşının ödevlerini yapmasına yardımcı olur. - Mary always assists her boyfriend in doing his assignments.

Küçük gruplar halinde ödev üzerinde çalışın. - Work on the assignment in small groups.

assignment
(Bilgisayar,Teknik) değer verme
assignment
davanın görulmesi için gün tayin edilmesi
assignment
okul ödevi
assignment
(Ticaret) saptama
assignment
atanma
assignment
(Ticaret) ferağ
assignment
(Ticaret) vazife
assignment

İşlerimi bitiremedim. - I couldn't finish my assignments.

Ödevle ilgili kafasında soru işareti olan? - Any doubts with the assignment?

the act of
eyleminin
assignment
{i} kararlaştırma
assignment
{i} devir
assignment
feragat etme
assignment
(Askeri) VAZİFE, İŞ: Bir şahıs veya birliğe verilen görev
assignment
{i} feragat senedi
assignment
(isim) belirleme, kararlaştırma; atama, tahsis, tayin, görev, iş; ödev, ev ödevi; devretme, devir; feragat senedi, havale senedi
assignment
{i} tayin
İngilizce - İngilizce
assignment
the act of assigning, or an assigned task