to try, endeavor, aim, essay, attack

listen to the pronunciation of to try, endeavor, aim, essay, attack
İngilizce - Türkçe

to try, endeavor, aim, essay, attack teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

attempt
{f} girişimde bulunmak
attempt
kalkışmak
attempt
{i} girişim

Yeryüzüne ilk çıkışından beri, insan oğlu bilgi topladı ve faydalı fikirleri diğer insanlara bildirme girişiminde bulundu. - Since their first appearance on earth, men have gathered information and have attempted to pass useful ideas to other men.

Bir romanın varlığının tek nedeni hayatı temsil etmek için girişimde bulunmasıdır. - The only reason for the existence of a novel is that it does attempt to represent life.

attempt
teşebbüs

O, intihar teşebbüsünde bulundu. - He attempted suicide.

On altıncı yüzyılda Osmanlı Türkleri Akdeniz ve Kızıldeniz'i birleştirmek için Mısır'da bir kanal inşa etmeye teşebbüs ettiler. - In the sixteenth century Ottoman Turks attempted to construct a canal in Egypt to unite Mediterranean Sea and Red Sea.

attempt
teşebbüste bulunmak
attempt
kıyam
attempt
girişmek

Dan soyguna girişmek istedi. - Dan wanted to attempt the robbery.

attempt
denemek
attempt
yeltenmek
attempt
{f} çalış

Nehri yüzerek geçmeye çalıştı. - He attempted to swim across the river.

Onunla iletişim kurmaya çalışıyorlar. - They're attempting to contact her.

attempt
çalışmak
attempt
deneme

Başyapıtlar yalnızca başarılı denemelerdir. - Masterpieces are only successful attempts.

Adamın sigarayı bırakmak için yaptığı üçüncü deneme başarısızlıkla son buldu. - The man's third attempt to stop smoking ended in failure.

attempt
(fiil) kalkışmak, yeltenmek, girişimde bulunmak, teşebbüs etmek, denemek
attempt
(Mukavele) teşebbüs, girişim; teşebbüs etmek, girişimde bulunmak
attempt
(Askeri) TEŞEBBÜS ETMEK; GİRİŞİM
attempt
(isim) kalkışma, yeltenme, girişim, teşebbüs
İngilizce - İngilizce
{v} attempt
to try, endeavor, aim, essay, attack