to watch, mind, mark, see, obey

listen to the pronunciation of to watch, mind, mark, see, obey
İngilizce - Türkçe

to watch, mind, mark, see, obey teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

observe
gözlemlemek

Bu, Hamursuz bayramını gözlemlemek ve Paskalyayı kutlamak için insanların aileleri ve arkadaşlarıyla bir araya geldiği, yılın bir zamanıdır. - This is a time of year when people get together with family and friends to observe Passover and to celebrate Easter.

Kuşları gözlemlemekten hoşlanıyorum. - I like to observe birds.

observe
{f} izlemek
observe
gözlemde bulunmak
observe
uymak (kanun vb'ne)
observe
gözetmek
observe
gözlem yapmak
observe
saygı göstermek
observe
-e uymak
observe
gözlemek

Mary kuşları gözlemekten hoşlanır. - Mary likes to observe birds.

Tycho Brahe yıldızları gözlemek için sadece bir pusula ve bir sekstant kullanırdı - Tycho Brahe used only a compass and a sextant to observe the stars.

observe
gözetlemek
observe
dikkat etmek
observe
{f} söylemek
observe
{f} incelemek

Gece gökyüzünü incelemek için bir teleskop aldım. - I bought a telescope in order to observe the night sky.

observe
düşünceyi belirtmek
observe
(Nükleer Bilimler) gözlem

Tom yürüyen insanları gözlemlemeyi sever. - Tom likes to observe the people walking by.

Bu, Hamursuz bayramını gözlemlemek ve Paskalyayı kutlamak için insanların aileleri ve arkadaşlarıyla bir araya geldiği, yılın bir zamanıdır. - This is a time of year when people get together with family and friends to observe Passover and to celebrate Easter.

observe
ileri sürmek
observe
{f} (bayramı)
observe
söyle/uy/gözle
observe
{f} riayet etmek
İngilizce - İngilizce
{v} observe
to watch, mind, mark, see, obey