many, different, distinct

listen to the pronunciation of many, different, distinct
Englisch - Türkisch

Definition von many, different, distinct im Englisch Türkisch wörterbuch

several
(İnşaat) birkaç

Onu yazmak birkaç saatimi aldı. - It took me several hours to write it.

Ikeda birkaç aptalca hata yaptı ve bu yüzden ona bölüm başkanı tarafından ağzının payı verildi. - Ikeda made several silly mistakes, and so he was told off by the department head.

several
{s} birbirinden farklı
several
{s} değişik

Kelimenin değişik anlamları vardır. - The word has several meanings.

several
{s} farklı

Senin ve onun arasında birkaç önemli farklılık var. - There are several important differences between you and him.

Kanser farklı organlara yayıldı. - The cancer had spread to several organs.

several
sürüsüne bereket
several
(Kanun) bağımsız
several
bazısı
several
ayrı ayrı
several
kendi

Birçok genç mühendis istihdam edildi ve onlar kendilerini yeni bir bilgisayar geliştirmek için adadılar. - Several young engineers were employed and were devoted to developing a new computer.

Birkaç gündür kendinde değildi. - He was unconscious for several days.

several
çeşitli

Çeşitli vesilelerle onunla karşılaştım. - I've met him on several occasions.

Hastalık çeşitli şekillerde yayıldı. - The disease spread in several ways.

several
bir kaçı
several
kimi
several
birtakım

Birtakım Avrupa ülkelerinde geçerli para birimi avrodur. Simgesi € şeklindedir. Bir avro yaklaşık iki Türk lirası değerindedir. - In several European countries, the current currency is the euro. Its symbol is €. One euro is worth about two Turkish lira.

several
severally birer birer
several
{s} bir takım

Son fırtınada bir takım evler hasar gördü. - Several houses were damaged in the last storm.

Bir takım hataların birleşimi kazaya neden oldu. - A combination of several mistakes led to the accident.

several
tek

O, bu öğüdü toplantı boyunca birkaç defa daha tekrarladı. - He reiterated this advice several more times during the meeting.

Tom yıllarca tek başına yaşadı. - Tom lived alone for several years.

several
{s} ayrı, tek
Englisch - Englisch
{a} several