Sana olan aşkım sana her şeyi söylememe izin vermeyecek. Bazı şeyler söylenmemiş olarak bırakılsa iyi olur.
- My love for you won't let me tell you everything. Some things are better left unsaid.
Senin hataların bile sana olan saygımı azaltmaz ve arkadaşlıkta önemli olan budur.
- Even your faults do not lessen my respect for you, and in friendship this is what counts.
Karar vermek size kalmış.
- That's for you to decide.
İyiliğiniz için size minnettarım.
- I am grateful to you for your kindness.
İşte senin için bir mektup.
- Here is a letter for you.
Patates cipsi senin için iyi değildir.
- Potato chips are not good for you.
Bunun için özür dilerim.
- I apologize for this.
Bunun için iyi bir neden vardı.
- There was a good reason for this.
Her kim geç kalkarsa, onun için, yeterli ekmek olmayabilir.
- One who wakes up late, for him, there may not be enough bread.
Bay White onun için mahkemeye çıktı.
- Mr White appeared for him in court.
Bu benim için çok zordu.
- It was too difficult for me.
Bu benim için çok zordu.
- It's too hard for me.
run for it.
... You know, where you remember, you were sitting around in a ...
... And tap when you're ready. ...